Öneriler
  • Yeni geleceklere tavsiyemiz
  • Botları ilk aldığınız gün pataklayınız! Önlerini, arkaları eşek sudan gelinceye kadar dövün, ezin. 
  • Bir adet banyo havlusu, traş, diş sağlığı takım kutusu; kirli ve temiz poşeti; 1 ay yetecek kadar iç çamaşır ve çorabınız olsun. 
  • Her gün banyo yapacağınızı düşünmeyin: en iyi ihtimal 4-5 günde 1 kere. 
  • Askere gelmeden önce biraz spor yapın. Kondisyonunuz sağlam olsun… 

    Bir askerin kısa dönemlere önerileriKısa dönem askerlere tavsiyeler
  • Şimdiden kendinizi spora değil spor gelir geçer >>>kendinizi neye hazırlayın sabırlı omaya, sakin olmaya ve kendinize hakim olmaya alıştırın çünki çocuklarla askerlik yapacaksınız. Anlayın.
  • Bazen komutanlar aşırı bağırabiliyor, ondan sonra aşırı iş yükleyebiliyorlar bunlara hazırlıklı olun. Mesela k.k.k. denetlemesi öncesi bana binbaşı 5 gece 5 gündüz abartmıyorum 1 saat bile uyumadan yazı yazdırdılar. 5'inci gün uykusuzluktan yere düştüm. Ve iki gün istirahat aldım. Yani bu tarz şeylere hazırlıklı olun. İşte ben şu mühendisiyim ben bu mühendisiyim ben bunları yapmam derseniz size daha çok yükleniyorlar. Emredersiniz deyip geçin yapıyormuş gibi gözükün:-))
  • Yazınız güzelmi derlerse kesinlikle kötü deyin. Hatta size; görmek için paragraf yazdırıyorlar yavaş ve kötü yazmaya çalışın. Yoksa sabahlara kadar benim gibi uykusuz kalırsınız.
  • Ve uzun dönemlere kesinlikle yüz vermeyin yüz verirseniz sonra kötü olursunuz. En iyisi bile sizi satıyor. Mesela ben çavuşum hepsine ben yüz verdiğim için artık beni fazla ciddiye almıyorlar. Yüzbaşı bana askerleri topla çim toplamaya gideceğiz dedi bende emredersiniz dedim ve kimseyi toplayamadım hepsi çim'i duyunca kaçıp saklandılar ve iş bana patladı koskoca bir kamyona çim yükledim. 1 hafta kendime gelemedim. Sonra bir kaçtanesini tartakladım ama iş işten geçti. Geçen bir tanesini sopayla dövdüm şimdi biraz çekinmeye başladılar. Tabii dayak çözüm değil baştan ciddiyetinizi bozmayacaksınız.
  • O bir aylık eğitim sürecinde sizi bayağı kasacaklar (tabi yerine ve komutanına göre) sabırlı olun.
  • Biz denetleme öncesi gittiğimiz için bizimle kimse ilgilenmedi acemilik yatmakla geçti. Ama denetleme bittiğinden dolayı işlerde yok size bayağı yüklenebilirler.
  • Bazı komutanlar kısa dönemleri hiç sevmez (geneli) nerede iş varsa kısa dönemlere kitlerler. Bazılarıda var sadece kısa dönemleri sever. Saygı duyar oturup ciddi ciddi sohbet eder.
  • Haaa birde pis tuvaletlere ve pis banyolara hazırlıklı olun (tabi yerine ve komutanına göre) yatağınız kirli olabilir. Size burada sabırlı olmanız öğretiliyor. Ben on gün panço çadırında arazide uyudum yılan,akrep koca koca örümcekler sizde alıştırın bunlara kendinizi. Ama arazide yatacağınızı sanmıyorum. Eylülün 15'inde eğitim dönemi başlıyor 3km koşu barfiks şınav vb.... Hareketlere şimdiden alıştırın kendinizi zorlanmayın.
  • Yani kısaca sizi aşağılayabilirler karşı gelmeyin (tabi küfür yada fiziki müdahale olursa iş değişir) sabır sabır sabır bu kadar basit.
  • Sizlere ışık tutabildiysem ne mutlu bana.... 10 gün sonra tekrar gelecem ozaman sorularınıza cevap yazabilirim. Şimdilik diyeceklerim bunlar.... Hepinize hayırlı tezkereler..... 

  • Askere gidecekler, bunları biliyor musunuz? Birinci soru cüzdan hakkındaydı ben kendi sivilde kullandığım cüzdanımı askere götürmedim sizinde dediğiniz gibi boyundan asmalı cüzdanım vardı paralarım banka telefon kartlarım hepsi onun içindeydi çok şükür bir sıkıntı olmadı bende ama dediğin o jiletle ipi kesme cüzdanı boynundan alma olaylarını bende duymuş askere gitmeden bizede söylemişlerdi çoğunluk hep yalan abartma zaten acemilik boyunca kaldığınız koğuşlarda bir tek sizin gibi kısa dönemler olacak yani beraber kalacaksınız acemilik bittikten sonra uzun dönemlerle karışacaksınız gerçi kısa dönemlerin içinden hırsız çıkmazmı elbette çıkar ama siz paranızı eşyalarınızı ortada bırakmadığınız sürece boynunuzdaki cüzdanınıza kolay kolay kimse el süremez ehh acemilik bitipte uzun dönemlerle aynı koğuşlara geçtiğinizdede az buçuk askerliği öğrenmiş oluyorsunuz ve ona göre davranıp eşyalarınıza sahip çıkmayı nerden ne gibi tehlikelerin geleceğini kavramış oluyorsunuz.
  • İkinci soru eşyalar ile ilgiliydi,askeriyede kendi şahsi dolabınıza sadece kamuflajınız iç çamaşırı eşofman sort terlik havlu traş takımı gibi hergün kullanacağınız eşyalarınızı koyabiliyorsunuz(zeten dolabın belli bi düzeni var havlular şuraya kamuflaj buraya gibi ona uymak zorundasınız)ve dolaplar kilitlenmiyor(yani bizde urfada öyleydi çoğunlukta hep öyle)askere gelirken yanınızda getirdiğiniz diğer eşyalar sivil kıyafetleriniz ayakkabılarınız vs. çantalarınızla birlikte sivil eşya deposuna kaldırılıyor ve kapısı kilitleniyor hafta sonları çarşıya çıkacağınızda açılıyor(yada çantanızdan herhangi bi ihtiyacınızı alacağınız zaman misal yedek çamaşırların hepsini dolaba koymayın çalınma ihtimali çok yüksek ihtiyaç oldukça depodaki çantanızdan alabilirsiniz bunun içinde depocuya söyleyip kapıyı açtımanız yeterli). Her ne kadar sivil eşyalarınız kilit altında depoda tutulsada ben askere 170-200 milyonluk bi nike aykkabıyı götürmenizi pek tavsiye etmem çünkü ne zaman ne olacağı hiç belli olmaz bizde bi arkadaşın depodaki çantasından ayakkabıları alınmıştı çünkü, bende adidas ayakkabılarımla gitmiştim ama eskilerdi baya kaybetmeyi göze almıştım giderken(bişey olmadı aynen getirdim gerçi ) 

    Arkadaşlar kafama takılan bazı soruları sormak istiyorum. Bilenler yardımcı olurs hem benim için hemde bilmeyenler için iyi olur.
  • 1. Askerde bayram günleri nasıl oluyor? Yani normal rutin herzamanki gibi eğitim vs. rutin prosedür mü işliyor yoksa bayram nedeniyle askere özel zaman mı veriyorlar?
  • 2.Yanımda roman getirsem, çarşıya çıkamadığım zamanlar veya herhangi içeride bana ait olan özel zamanlarda okuyabilir miyim? Gerçi kitap okumaya zaman bile kalmıyordur ama kafa dağıtmak, stres atmak için bana iyi geliyor. O nedenle yanımda getirmemin bir sakıncası var mı?
    Cevaplar için teşekkürler.. 

  • 1. 317 kd olarak aynen sizinde göreceğiniz gibi askerdeyken hem ramazan hemde kurban bayramını geçirmek zorunda kaldım askerlik zor ama inanın bayramlarda daha bi canı sıkılıyor insanın ben niye burdayım diye,normal bi bölükte olursan bayramlarda tatil olur sana nöbetçi komutanlar haricinde kimse kalmaz başınızda eğitim falanda olmaz çift çarşı yaparsınız vakit geçirirsiniz istediğiniz gibi ancak benim gibi aile kantinindeyseniz subaylara onların eşlerine ailelerine hizmet veriyorsanız yada subay gazinosu vs bi yerde görevli olursanız normal zamandan daha çok çalışmak zorunda kalırsınız bayramlarda bunu bilin
  • 2.Roman konusundaysa yanına istediğin kadar kitap alabilirsin ancak bunları nizamiyeye ilk girişte teslim olurken teslim edersin onlar kontrol edilip okumanda herhangi bi sakıncası olmadığına karar verildikten sonra sana tekrar geri verilir aynı şekilde askerdeyken yeni bir kitap aldığındada bunu bölük komutanına onaylatman gerekir ancak ondan sonra okumana izin vardır ancak birde tabi o kitapları okumak için zaman bulmak gerekir 


Askere gideceklere öneriler

İş tecrüben olduğunu söyleme. Vasıfsız insan gibi davran.
Sizi en zor durumda bırakacak tavsiye budur. Vasıflı olmak size tabii ki sorumluluk yükleyecek, belki çalışma saatleriniz biraz daha fazla olabilir. Ama asker ocağında vasıfsız o kadar çok insan var ki, vasıflı insanların rütbelilerin gözünde muhakkak ayrıcalığı oluyor. Daha rahat etmek, daha az azar yemek, daha az fiziksel güç gerektiren işlerde çalışmak için kapasitenizi ortaya koymanız gerekiyor. Bu nedenle yaptığınız işi mutlaka söyleyin. Eğer işinizde iyiyseniz bunu da belirtin.

Sorumluluk alma. Sadece üzerindeki üniformadan sorumlu ol.
Yukarıdakine benzer bir tavsiye. Aynı sebeplerden kesinlikle kulak asmayın. Kimsenin can mesuliyetini üzerinize almayın tabii ki. Bunun dışında alabileceğiniz her türlü sorumluluğu yüklenin. Bu sizi rütbeliler gözünde yüceltecek ve bazı imtiyazlarınız olacak.

Ehliyetin olduğunu söyleme.
Halk arasında ehliyetiniz olduğunu söylerseniz üzerinize araç zimmetleyip onun her türlü masrafını size ödeteceklermiş gibi bir inanış var. Eğer aracı doğru dürüst kullanırsanız kimse size gelip bir şey ödetmez. Kaza yaparsanız ve kabahatli siz değilseniz yine kimse size bir şey ödetmez. Hatta bazı durumlarda bakım onarım bölüğü el altından ufak tefek çarpmaları tamir eder, tutanak bile tutulmaz. Diğer taraftan eğer şoför olursanız rahat askerlik yaparsınız. İçtimalara, mıntıkalara çoğu zaman katılmazsınız. Seferiniz olmadığı zamanlarda gazinoda televizyon başında oturabilirsiniz. Eğer bir rütbelinin şoförü olursanız sizden iyisi yoktur.

Sessiz ol, her şeye karışma
Her işe burnunuzu sokun demiyorum tabii ki. Ama fazla pasif olmak size birş ey kazandırmaz. Aksine pasif olduğunuz için size ne bölük arkadaşlarınız ne rütbeliler saygı duymaz. Saygı duymadıkları zaman da ezmek için ellerinden geleni yaparlar. Nerede ne söyleyeceğinizi bilin, insanların karşısında güçlü durun.
ve diğerleri...

Yok efendim askerde mantık olmazmış da, yemekler kötüymüş, tuvaletler pismiş, koğuşta insanların ayakları kokarmış, günlerce, haftalarca yıkanacak fırsat bulamayacakmışsınız, rezil rüsva olacakmışsınız falan da filan....

Hiçbirisine inanmayın arkadaşlar. Sivilde duyduklarınızın çoğunun yalan veya eksik çıktığını göreceksiniz. Aslında gayet düzenli, otokontrol mekanizması inanamayacağınız ölçüde gelişmiş, aklınızı ve kabiliyetlerinizi kullanırsanız çok rahat edeceğiniz bir yere gidiyorsunuz. Acı çekmektense tadını çıkartmaya çalışın.

--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

aslında askerlik ile ilgili geride hiçbir şey kalmasın diyordum ama "kaç aydır neredesin" diye soranlara hem bu entry ile nerede olduğumu açıklamış, hem de askere geleceklere 100 küsür günlük asker olarak birkaç tavsiyede bulunmuş olurum. ayrıca 341. entrynin 341. kısa dönemlere gelmesi de güzel bir tesadüf oldu.

askerlik yeterince dert, tasa, ızdırap dolu. bir de üzerine askere değilde tatile gittiğinizi sanan bir sevgiliniz varsa, olmadık sebeplerden kavga etmemek, derdinize dert katmamak için askere gelmeden yengeyle yollarınızı ayırın. yoksa askere gelince o size yol verecek. telefon sırasında onlarca kavga edip ayrılan, yüzük atanların yaşadıklarını görünce gerçekten büyük dert oluyorlar. hiç gerek yok. hatun demişken bizim acemi birliğine gelirken elemanın birisi bir kutu prezervatif getirmişti. komutan görüp bizi mi sikecen pezevenk demiş, onca kişinin içinde rencide etmişti. buna da gerek yok.

botlar; bu konu da çok önemli. botlar traktör lastiğinden farksız olduğu için ayakların canına okuyor. kamuflajları alır almaz botları ezin. yazın yola atılan paspas gibi atın koğuşun ortasına, millet geçsin üstünden. suyla ıslatıp, milleti üzerinde zıplatın. ben ıslatıp ıslatıp balyozla dövmüştüm. anca o zaman insan giyebilecek kıvama geliyorlar. yoksa büyük eziyet olur bu sorunu mutlaka çözün.

acemilik ve usta birliği her anlamda gece ile gündüz gibi farklı. acemilikte pilot, senarist, oyuncu ile birlikte kalırken usta birliğinde hapcı, torbacı, esrarcı, ağır rdmlik bir dünya insan ile birlikte kalıyorsunuz. mesela bizim koğuşta bir eleman sigara söndürerek koluna adını yazmaya çalışıyor. allahtan adı ömer'de biz gidene kadar yetiştirebilecek ismini. böyle garip bir yer işte.

"yapacak bir şey yok" diye bir cümle duyacaksınız bol bol ki her sorun bu şekilde çözülüyor, yani çözülmüyor. mesela yemekhanede ekmeklerin üzerinde kediler, yemeklerden sonra tabakların üzerinde köpekler geziniyor ve bu şikayete yapacak bir şey yok cevabı veriliyor. soruna kökten çözüm değil mi?

yemekhane demişken yemekler gerçekten çok tırt. temmuzda nohut, bulgur pilavı mı çıkar ya! bu konuya da yapacak bir şey yok ama el mahkum. yemeklerde şap aramayın, olay tamamen psikolojik. her sabah tava sapı gibi bir uzantıyla uyanmayı beklemeyin. yemeklere limon sıkıp, üzerine tuz dökünce mavi bir renk çıkıyor ama bu değişim nişastadan dolayı, korkmayın. 

usta birliğinde gececi olmaya bakın. katılışınızda sizinle yapılacak konuşmada güneşe alerjim var, uyku bozukluğum var gibi şeyler söyleyip geceye kapağı atmaya çalışın. yemin etseniz başınız ağrımaz, ne kadar destekli sallayabiliyorsanız sallayın. bu şekilde askerliği götten yemek eylemini gerçekleştirin. gece gündüz yatın. ben günde 18 saat uyuduğumu biliyorum ki genel kurmay başkanı haftada bu kadar uyumuyordur. 

tavsiyeden çok çakallık gibi bir tavsiye ile bitireyim entryi. hava değişimi kapabileceğiniz hastalıklara yönelebilirsiniz. bizim bir eleman karaciğerinin bilmem ne değerini sınır olan 80lerden kola ve kahve içip, çikolata yiyerek 120lere çıkartıp 45 gün hava değişimi aldı. bu şekilde mevcut şikayetlerinizin üzerine negatif yönden yanaşabilirsiniz. ya da 100 küsür gün zindana atsalar yine geçer deyip normal bir şekilde askerliğinizi yapın. artık size kalmış.

(nouma21, 24.07.2011 13:06) 

------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------


A) ASKERLİĞE BAŞLANGIÇ



1) Askerlik Durum Belgesi:

Üniversiteden mezun olduktan en fazla 6 ay veya evinize askeri bir evrak geldikten sonra; ikamet ettiğiniz veya kütüğünüzün bulunduğu yerdeki askerlik şubesine giderek edineceğiniz belgedir. Askerlik durum belgenizi 1 yıl tecil hakkınızı kullanarak alırsınız ve geç başvurursanız daha sonraki bir celpte askere gitme şansına sahip olursunuz.



Yanınızda bulundurmanız gereken evraklar

- Mezuniyet belgenizin/diplomanızın aslı veya noter onaylı örneği

- Nüfus cüzdanınızın aslı veya noter onaylı örneği

- İkametgâh belgeniz

- 6 adet vesikalık fotoğraf

- TC kimlik ve vergi numaralarınızdır



Evraklarla ilgili işlemleri yaptırdıktan sonra, boyunuzun ve kilonuzun ölçüldüğü kısa bir sağlık muayenesinden geçirilirsiniz.

Son olarak bütün evraklarınız onaylanır ve üzerinde ../../.. tarihine kadar askerlikle ilişiği yoktur yazan bir belge size teslim edilir. Bu tarih başvurduğunuz tarihten yaklaşık 1 yıl sonrasına rast gelmektedir. (tecil)



a) Askerlik Tarihi : Üniversite mezunları (sağlıkla ilgili bölümler için biraz daha farklı bir sistem geçerlidir) 1 yıl içerisinde 3 farklı celpte(dönemde) askere alınır; 30 Mart, 30 Temmuz, 30 Kasım. Eğer askerlik durum belgenizde yazan tarihten önceki bir celpte askerlik yapmak isterseniz, şubenize bir dilekçeyle başvurmanız gerekmektedir.



2) İlk Yoklama :

İlgili celbinizin bulunduğu ayın 15’i geldikten sonra şubenize giderek, kısa-uzun dönem, hangi sınıfta askerlik yapacağınızı seçeceğiniz ve sınava giriş tarihinizin size bildirileceği evrakları doldurmanız gerekmektedir. Bunların hepsi yırtmamanız, kırıştırmamanız, katlamamanız gereken kocaman bir zarfla size geri verilir, ayrıca bunu yanında yol parası olarak 3.5-4 YTL alırsınız.



a) Kısa Dönem Askerlik : Toplam 6 ay sürer ilk 12 günü zorunlu izin ve bunun dışında isteğe bağlı kullanacağınız 12 gün daha izin hakkınız vardır. Askerlikte geçireceğiniz toplam gün sayısı 156’dır. Acemilik 35 gün sürer. Daha sonra da katılacağınız usta birliğinin mesafesine göre 1,2,3 gün yol izni alır ve usta birliğinize size tarihte teslim olursunuz, eğer geç giderseniz askerliğinizin sonuna bu günler eklenir. Acemi birliğinizde kurs eri, usta birliğinizde çavuş statüsünde olursunuz.



b) Uzun Dönem Askerlik : Toplam 12 ay sürer, ilk 3 ayı acemi birliğinde, geri kalanı ise usta birliğinde geçer. Genelde mesleğinizle/mezun olduğunuz alanla ilgili işler yaparsınız. Acemilikten sonra ortalama 850 YTL maaş alırsınız. Usta birliğinin son ayı teğmen rütbesine yükselirsiniz, geri kalanında ise asteğmen rütbesiyle görev yaparsınız.



3) Sınav :

Takip eden ayın 1., 2. ve 3. günlerinden seçtiğiniz birinde şubenizde psikoloji ve zeka soruları içeren bir sınava ve sağlık muayenesine girersiniz. Yanınızda yoklama zarfı, tükenmez kalem, kurşun kalem ve silgi bulunması gereklidir. Sınav sonunda size bir izin kağıdı verilir ve ayın 12’sinde mesai bitiminden önce birliğinize teslim olmanız söylenir. Ayın 7’si veya 8’inde KKK’nın web sitesinde acemilik için gideceğiniz birlik açıklanır. Birliğinize katılana kadar izin belgenizi yanınızdan ayırmamanız gerekmektedir.


B) ACEMİ BİRLİĞİ

Bu bilgiler acemiliğini Kütahya’da Hava Piyade olarak yapacaklar için hazırlanmıştır. Diğer yerler ve sınıflar için sadece fikir verici olabilir.



1) Hazırlık:

Askere gideceğiniz gün yaklaştı ve artık kendinize ait bir valiz hazırlamanız gerekmektedir. Kış celbinde acemi birliğine gidecek bir erin valizine koyması gerekenler ise;



Gerekli Şeyler (Asker Valizi)



- Tıraş bıçağı

- Tıraş köpüğü veya jeli

- Eşofman (aynı zamanda pijama olarak da kullanılacak)

- Bol miktarda siyah çorap

- Bol miktarda yeşil iç çamaşırı

- Yeşil (sıfır yaka) yün bir kazak

- Boy ve el havlusu

- Çabuk kuruyan bir terlik

- Postalınızın içine koymak için taban veya keçe

- Pudra

- Şampuan (kepek şampuanı)

- Küçük bir sıvı sabun

- Diş fırçası, macunu

- Tırnak makası

- İğne, iplik

- Tıraş çantası

- Siyah ayakkabı boyası, süngeri

- Kolonya

- Krem

- 3 adet elbise askısı
2) Birliğe Teslim Olma:

Ayın 12’si civarında mesai saatinin bitimine kadar teslim olabilirsiniz. Daha erken teslim olma şansınız da vardır ama size hiçbir faydası olmayacaktır. Aynı gün içerisinde gece 12’ye kadar teslim olanların ve daha geç gelenlerin cezai süreçlerine bölük komutanları karar verir.

Nizamiyeden geçtikten sonra size kağıda yazılı bir numara verilir. İşlemleriniz bitene ve koğuşunuza yerleşene kadar hep bu sıra numarasıyla ilerlersiniz. Eğer sevdiğiniz bir arkadaşınız veya yeni tanışıp samimi olduğunuz birileri etraftaysa, sıra numaralarınızı beraber almanızı tavsiye ederim.



3) İşlemler:

Nizamiyeden geçtikten sonra kayıt binasına götürülürsünüz. Kayıt binasında valizleriniz aranır. Çakı, çengelli iğne, ilaçlar ve cep telefonları toplanır. Arama çok detaylı değildir, sokmak istediklerinizi valizinizin dibine gizleyebilirsiniz. Büyük bir ihtimalle aramadan sonra akşam 9-10’a kadar arada sadece akşam yemeğine götürülerek bekletilirsiniz. Daha sonra bir anda sıra numaralarınız okunmaya başlanır ve sıraya geçmeniz söylenir. Önce eksiklerinizi almanız için kantinden geçirilirsiniz, oradan duşlara geçilir(saç tıraşları nizami olmayanlar bu sırada tıraş edilir.), eşyalarınızı bir poşete koyduktan sonra 3 adet aşı vurulacağınız sağlık odasına ve askeri kıyafetlerinizin verildiği bir odada giyindikten sonra bütün eşyalarınızı alır ve koğuşlarınıza götürülürsünüz. Yatacağınız yataklar ve kullanacağınız dolaplar belli olur. Pijamalarınızı giyer ve yatarsınız.



4) Acemilik:

Sabah 6’da koğuş kaldırılır, askeri kıyafetlerinizi giyersiniz ve saat 7’deki kahvaltıya götürülürsünüz.Saat 8’de iştima(yoklama) alınır. 8–12 arası eğitim görürüsünüz, 12’de yemeğinizi yer ve 13:30–16:30 arası tekrar eğitimde bulunursunuz. Saat 17’de akşam yemeği yenilir ve koğuşlara dönülür. Akşam botlarınızı boyar ve tıraş olursunuz, saat 22.00 de is yatağınızda bulunmak zorundasınızdır. Hafta sonları saat 7:00 de kalkılır ve akşam 23:00'te yatılır.

Bir kaç gün geçtikten sonra yatağınızı nizami olarak toplamayı ve dolabınızı düzenlemeyi öğrenirsiniz. Askerliğinizin sonuna kadar devam edecek bir nizamdır. İlk hafta sona ermeden sivilden getirdiğiniz valizler toplanır ve valizhaneye teslim edilir. Eğer cep telefonunuz gerçekten çok büyük bir ihtiyacınız ise teslim etmemenizi öneririm, fakat şarj edecek priz bulmanız biraz zor olabilir.

İlk 2 hafta her yere büyük bir grup olarak, başınızda onbaşı veya çavuşunuzla gidersiniz. İkinci hafta sonu sabahtan serbest bırakırlar ve öğle yemeğine kadar dolaşabileceğinizi söylerler.

İkinci haftanın başında, herkes kendisine zimmetlenmiş bir tüfek alır ve son haftaya kadar eğitimler tüfekle devam eder. Ayrıca bu zamanda koğuş nöbeti tutmaya başlarsınız, gece 2 saat veya gündüz 8 saat olan bu nöbetler silahsız tutulur. 3. haftanın ortasında atışlara gidilir. 3 adet kuru-sıkı, 9 adet gerçek mermiyle 25m atışları yaparsınız. Gürültü dışında atışlar zevkli kolaydır, yanınızda bir parça pamuk götürmenizi öneririm. 4. hafta onbaşılık sınavlarına girersiniz, 25 soruluk basit bir testtir, 5. hafta(son hafta) ise çavuşluk sınavına girer ve son gün yemin ederek usta birliğinize doğru yola çıkarsınız.

Acemilikte çarşı izni yoktur. Acemilik askerliğin keyifli ve vaktin en hızlı geçtiği kısımdır. Eğitimler çok hafiftir. Çavuşları ve onbaşıları çok yüksek güçlere sahip, emirlerine kesinlikle itaat edilmesi gerekli kişiler olarak görürsünüz. Kütahya’da yemekler çok güzel, koğuşlar temiz ve düzenli, yataklar ise çok rahttır. Koğuşlardaki tuvaletler alafrangadır, illa alaturka tuvalet lazım diyorsanız yemekhanenin veya başka binaların tuvaletini kullanabilirsiniz. Kütahya’nın koğuşlarında bozuk parayla çalışan çay-kahve makineleri vardır. Gerçekten demlenmiş çay içmek isteyenlere yangın kıta’larını öneririm. Kantinlerinde her zaman demlenmiş çay bulabilirsiniz.Acemiliği gördükten sonra askerliğin çok kolay olduğunu düşünebilirsiniz fakat askerliğiniz usta birliğinde başlamaktadır.



5) Yemin Töreni:

Toplam 5 hafta süren acemiliğinizin sona ereceği gündür. Cuma gününde yapılır. Törenden sonra usta birliğinize 4 yolla teslim olabilirsiniz.



a) Devlet imkanı ile: Maddi durumu yetersiz kişilerin, devlet yardımıyla birliklerine götürülmeleridir. Acemi birliğinizden çıkan otobüs sizi usta birliğinize bırakır. Dışarıda sadece molalarda bulunabilirsiniz.

b) Aileniz ile: Yemin törenine ailesi gelen ve usta birliğine ailelerinin bırakacağı kişilerin tercih edeceği seçenektir. Yol izniniz kadar dışarıda vakit geçirebilirsiniz. 0-800 km 1 gün, 800-1600 km 2 gün, 1600+ km 3 gün yol izniniz vardır. Belgelerinizde belirtilen tarihte en geç mesai bitiminde birliğinize teslim olmak zorundasınızdır.

c) Kendi imkanınız ile: Acemi birliğinizde size satılan otobüs biletiyle, birlik içerisinden yola çıkan otobüs sizi usta birliğinizin bulunduğu ile bırakır. Buradan usta birliğinize kendi imkanlarınızla gidersiniz. 1 geceyi dışarıda geçirme şansınız olur.

d) Dağıtım iznine çıkanlar: 7 gün izine sahiptir. Kısa dönem askerlik için izine çıkmak dezavantajlı bir durumdur. Usta birliğinizde zaten izinden dönenler olmadan görev alamayacağınız için, askerlikten azaltacağınız günleri, izin kullanarak harcamış olursunuz.




C) USTA BİRLİĞİ

Askerliğin gerçekten başladığı yer burasıdır. Acemilikte gördüğünüz her şeyi unutabilirsiniz.



1) Birliğe Teslim Olma: Acemi birliğinizden ayrılırken size verilen izin kağıdında size belirtilen tarihte, mesai bitiminden önce teslim olursunuz. İzin kağıdınızı kaybetmemeniz önemlidir.(Bazen de değildir, usta birliğindeki her şey bölük komutanınıza bağlıdır, bölük onun karakterini almıştır.)



2) Geri Kalan 120 Gün: Diğer kısa dönem çavuşlar izinden dönene kadar, görev yerleriniz çok net bir biçimde belli olmaz. Göreviniz belli olduktan sonra kendinize güzel bir uğraşı bulun, burada tek yapacağınız şey vakit geçirmektir, başka bir amacınız yoktur.



3) Usta Birliğinde Yaşantı: Usta birlikleri gerçekten çok karışıktır. Dağıtım yerlerine göre yapacağınız askerlik korkunç, felaket veya keşke hiç bitmese, burada çok mutluyum diyebileceğiniz türlerde olabilir. Ama eninde sonunda bitecektir ve havacı olarak askerlik gerçekten diğerlerine göre daha kolaydır. Koğuşlarınız 50 kişilik de olabilir, 3 kişilik de. Dolaplarınız kilitli ve size özel de olabilir, 2 kişi ortak kilitsiz büyük bir dolabı da paylaşabilirsiniz. Hırsızlık genelde olan bir şeydir, eşyalarınıza dikkat etmeniz gerekir. Birliğinizi, koğuşunuzu tanıyana kadar değerli eşyalarınızı getirmemenizi öneririm. Boyundan asılan bir cüzdana kesinlikle sahip olmalısınız. Cep telefonları konusunda kesin bir bilgi veremeyeceğim. Bazı bölüklerde karışılmazken, bazı bölüklerde yakalandığınızda 1 hafta disiplin koğuşuna gönderilebilirsiniz. En kötü ihtimalle girişte nizamiyeye teslim ettiğiniz cep telefonunuzu, çarşıya çıkarken alıp dönüşte geri verebilirsiniz.



a) Yat İzni: Anneniz, babanız, karınız veya evli kız-erkek kardeşiniz geçici olarak askerlik yaptığınız şehirde konaklayacaksa (otel,ev,vs.) sizi Cumartesi sabahı teslim alıp Pazar günü mesai bitiminden önce teslim edebilir. Öncellikle bölük komutanınızdan izniniz detaylarını öğrenmeniz gerekir. Her bölükte farklı kuralları vardır.

b) Evci İzni: Aileniz askerlik yaptığınız ilde ikamet ediyorsa, her hafta sonu bir veya iki geceyi askerliğiniz bitene kadar o evde geçirebilirsiniz. Kuralları her bölükte farklıdır, bazı bölüklerde yoktur.

c) Çarşı İzni: Hafta sonu bir veya iki gün; veya iki haftada bir, Sabah 8’de çıkıp, akşam 5’te birliğinize teslim olduğunuz, dışarıda sivil dolaştığınız zamandır.


By_Tual-14-10-2008





 

Facebook beğen
 
 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol